Hukuksal Sorumluluk

Ülkemizde biyogüvenlikle ilgili olarak ciddi bir mevzuat eksikliğinin bulunduğu söylemek ve kabullenmek zorunluluğumuz bulunmaktadır. Aslında yem ilgililerinin endişe duyması gereken ana konu bu eksiklik ve eksikliğin getirdiği belirsizlik olmalıdır.

Bunun ana nedeni mevzuat eksikliği olmakla birlikte, numune alınmasından başlayan, analiz ve karar aşamalarına kadar olan süreçte alt yapı ve teknik yetersizlikler nedeni ile doğabilecek olumsuzlukları da önemsemek gerekmektedir.

Denetim uygulamaları mutlak gerekli olmakla birlikte, denetimlerde uygulanması gereken denetim kuralları ve daha önemlisi denetim uygulama sıhhatinin sağlanması zorunludur. Numune alma, analiz ve karar üçlüsündeki en ufak bir dikkatsizlik ve özensizliğin hak edilmeyen bir cezaya muhatap olunması anlamını taşıyacağı açıktır.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi Biyogüvenlik Kanunu veya buna bağlı yönetmelik hükümleri bu alandaki işlem ve uygulamalardaki sorunları karşılar mahiyette değildir. Bu aslında hukuksal bir karmaşadır. Bu, yasa hükümlerinin uygulanacağı ilgililer açısından ciddi bir tehlikedir.

Çünkü belirsizlik, olumsuzluk doğuracaktır. Bu nedenlerle risklerin belirlenmesi, önlenmesi, riskin gerçekleşmesi halinde karşılaşılabilecek yaptırımların belirlenmesi ve bilgi paylaşımı ciddi bir zorunluluktur.

Önemle belirtmek ggerekir ki yasadaki en önemli eksiklik ve aksaklıklardan biri de SORUMLULUK ve suç oluştuğunda FAALİN/ZARAR VERENİN tespitindedir. Bu nedenle mümkün olduğunca buna ilişkin belirlemelere yer verilecektir.

Öncelikle suçun gerçekleşmesi halinde uygulanabilecek yaptırımları belirlemek daha doğru olacaktır.